- Kendimizi nasıl hissettiğimizden bahsederken Present Simple kullanırız :
| I'm happy. (Mutluyum.) |
| They're sad. (Üzgünler.) |
| They're bored. (Sıkılırlar.) |
| She's tired.(Yorgundur.) |
| We're hungry. (Açız.) |
| I'm thirsty.(Susadım.) |
| He isn't afraid. (Korkmuş değildir.) |
| They're cold.(Üşürler.) |
- Tanışmalarda Present Simple kullanırız :
| Bill : Hello. How are you? (Bill : Merhaba. Nasılsın? |
| Jane : I'm fine thanks. How are you? (Jane : Çok teşekkür ederim. Sen nasılsın? |
- Özür cümleleri kurarken Present Simple kullanırız :
| Mary : I'm sorry I'm late. (Mary : Üzgünüm, geciktim.) |
| Chris : It doesn't matter. (Chris : Önemli değil.) |
- Bir şeyleri tanımlarken Present Simple kullanırız :
| It isn't expensive. (O pahalı değildir.) |
| It's cheap.(O ucuzdur.) |
| It's an old film. (O eski bir filmdir.) |
| It isn't very good. (O iyi değildir.) |
| These photos are bad! (Bu fotoğraflar kötüdür!) |
Sık sık there + be kalıbını kullanırız. (There is, there are şeklinde.)
- Bir şeyin nerede olduğundan bahsederken Present Simple kullanırız :
| SINGULAR : (Tekil :) There's a supermarket in this street. (Bu sokakta bir süpermarket vardır.) |
| SINGULAR : (Tekil :) There is a telephone in the flat. (Evde telefon vardır.) |
| PLURAL : (Çoğul :) There are some good cafes in the centre of the town. (Şehrin merkezinde bir kaç tane iyi kafe vardır. ) |
- Olan şeylerden bahsederken Present Simple kullanırız :
| There is a bus to London at 6 o'clock. (Saat 6'da Londra'ya bir otobüs vardır.) |
| There are taxis, but there aren't any buses on Sunday. (Pazar günü taksiler var fakat hiç otobüs yoktur.) |
| There isn't another train to Manchester today.(Bugün Manchester'e başka tren yoktur.) |
Present Simple soru kalıbı
| SINGULAR : (Tekil :) | Am I | late? (Geciktim mi?) | |
| Are you | late? (Geciktin mi?) | ||
| Is he / she / it | late? (Gecikti mi?) | ||
| PLURAL : (Çoğul :) | Are we | late? (Geciktik mi?) | |
| Are you | late? (Geciktiniz mi?) | ||
| Are they | late? (Geciktiler mi?) |
| Am I late for the film? (Film için geç kaldım mı?) |
| Are you twenty years old? (Yirmi yaşında mısınız?) |
| Is he at home now? (O şimdi evde mi?) |
| Is she French or Italian? (Fransız mı yoksa İtalyan mısınız?) |
| Is it time to go home? (Onun eve gitme zamanı mı?) |
| Are we ready to leave? (Ayrılmak için hazır mıyız?) |
| Are you both at university? (Her ikiniz de üniversitede misiniz?) |
| Are they in London today? (Onlar bugün Londra'dalar mı?) |