Reklamlar



My sister promised to help me. (Kızkardeşim bana yardım etmeye söz verdi.)
John doesn't want to wait. (John beklemeyi istemez.)

  • to + INFINITIVE kalıbından önce kullanılan fiiller:
  • afford dare decide deserve want
    hope learn mean offer pretend
    promise refuse seem have (=must)


  • Have they finished painting the garage?
    (Onlar garajı boyamayı bitirdiler mi?)
    We enjoy sitting in the garden. (Bahçede oturmaktan hoşlanırız.)

  • -ing formu kullanımından önce kullanılan fiiller:
  • avoid dislike enjoy finish give up
    imagine keep practise stop


  • Jenny likes to stay at home. (Jenny evde kalmaktan hoşlanır .)
    Jenny likes staying at home. (Jenny evde kalmaktan hoşlanıyor.)

  • -ing formunda veya to + infinitive kalıbı ile birlikte kullanıldığında anlam farklılığı oluşturmayan fiiller:
  • begin continue hate intend
    like love prefer start

  • would hate, would like, would love veya would prefer
    to + infinitive kalıbıyla kullanılır.

    Would you like to go for a walk? (Yürüyüşe gitmekten hoşlanır mıydınız?)
    I'd love to visit Australia. (Avustralya'yı ziyaret etmek isterim.)

  • try, remember, forget fiilleri -ing formunda veya to + infinitive formunda kullanıldıklarında farkıl anlam taşırlar:
    I tired to lift that heavy stone. (O ağır taşı kaldırmaktan yoruldum.)
    ( = make an attempt: I made an attempt to lift the stone.)
    ( = teşebbüs etmek: Taşı kaldırmaya teşebbüs ettim.)

    If you can't read where you are, try sitting nearer the window.
    (Okuyamazsanız, pencereye daha yakın oturmayı deneyin.)
    ( = test something out: Sit nearer the window and see if you can read there.)
    ( = denemek : Eğer orada okuyabilirseniz pencereye daha yakın oturun ve görün.)

    Remember to go to the bank. (Bankaya gitmeyi unutmayın.)
    ( = Don't forget that you must go to the bank. )
    ( = Şunu unutmayın, bankaya gitmelisiniz.)

    She remembers going to the bank. (Bankaya gitmeyi hatırlar.)
    (= She remembers that she went to the bank.) ( = Bankaya gittiğini hatırlar.)

    Don't forget to phone Mrs. Grey. (Grey hanıma telefon açmayı unutma.)
    ( = Remember that you must phone Mrs. Grey.)
    ( = Şunu hatırla, Grey hanıma telefon açmalısınız.)
    I'll never forget seeing that rainbow.
    (Gökkuşağını gördüğümü asla unutmayacağım.)
    ( = I saw that rainbow, and I'll always remember it.)
    ( = Gökkuşağını gördüm ve her zaman onu hatırlayacağım.)
  • Ekleyen: by_ram | Okunma Sayısı: 1251
    Çözümlü Sorular
    9.Sınıf Biyoloji Soruları ve Çözümleri
    9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Soruları ve Çözümleri
    Telif Hakkı Hakkında:

    Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Erguven.net'e aittir. Sitemizde yer alan dosya ve içeriklerin telif hakları dosya ve içerik gönderenlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Telif hakkına sahip olan dosyaları lütfen iletişim bölümünden bize bildiriniz. Dosya 72 saat içerisinde siteden kaldırılır.Telif Hakkı Hakkında|Editör, ziyaretçi ya da üyelerimiz tarafından eklenen hiç bir içerikten erguven.net sorumlu değildir.İLETİŞİM:bey_ram@hotmail.com